Bize sapasağlam bir din veren ve dosdoğru yola hidayet eden Allah’a hamd olsun. Salât ve selam, insanlığın öğreticisi, mahlûkatın en hayırlısı ve Âdem oğlunun efendisi Hz Muhammed s.a.v üzerinedir. En faziletli salâtlar ve en kâmil selamlar Ona, ailesine ve tüm ashabı üzerine olsun...... Ve Gökyüzünü direksiz yükselten Azim olan Allah'a yemin ederiz ki, ......Bizler insanlığı köleleştirmeye çalışan kafirlere karşı mücadele edeceğiz.
28 Kasım 2014 Cuma
Cumhurbaşkanı Erdoğan - Müslüman Dini Liderler Zirvesi Konuşması / 15.11...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Latin Amerikalı islam alimlerinin İstanbul'daki toplantısında katılımcılara seslendi. İslam dünyasının keşiflerine ve manevi zenginliğine değinen Erdoğan, 'Amerika’yı Kolomb değil 1178’de Müslümanlar keşfetti' dedi ve ekledi 'Kristof Kolomb anılarında, Amerika kıtasında dağın tepesinde gördüğü bir camiden bahseder. Kristof Kolomb’un bahsettiği Küba’daki o dağın tepesine bir cami yakışır'
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
- Önümüzdeki günlerde Küba'ya bir ziyaret gerçekleştirmeyi düşünüyorum.İslam Allahın insanlara verdiği en büyük hediyedir. Bize düşen son nefesimize kadar insanları hakka davet etmektir.
- Az önce Diyanet İşleri Başkanımız ifade etti. Ben de konuşma metnimi hazırlarken Abdurrahman Efendi’yi de ekledim. Onu hayırla yad etmek bizim için de bir görev.
- 1866’da iki Osmanlı gemisi Basra’ya ulaşmak üzere İstanbul’dan ayrılmış ama yollarını kaybederek Brezilya sahiline varmışlardı.
- Gemide bulunan Abdurrahman Efendi yıllarca Brezilya’da kaldı ve yıllarca dolaşarak İslam’ı anlattı. Göçmenler Osmanlı pasaportu oldukları için El Turko olarak tanındılar ve hala öyle tanınıyorlarLatin Amerika'nın İslamla tanışması 12. yüzyıla kadar sürdü.
- Amerika’yı Kolomb değil 1178’de Müslümanlar keşfetti. 1178'te Müslüman denizciler Amerika kıtasına ulaşmıştı.Kristof Kolomb'un anılarında Küba'nın bir dağında cami olduğu söylenir. Ben bugün Kübalı kardeşimle de konuşurum o dağın tepesine bugünde bir cami yakışır.
- İslamiyet sömürge dini değildir.Müslümanlar kemyyetin değil, keyfiyetin peşinde oldular. İslamı daha çok gönülle buluşturmanın mücadelesi verildi. İslam tarihinde bir sömürgeleştirme olayına şahit olamazsınız. İslam en çok mazlumların garip ve gürebanın dinidir. İslam zulmün değil, zulme başkaldıranın vasıtası olmuştur.
- Biz Türkiye olarak tarihin bize yüklediği mirasın ve sorumluluğun farkındayız. Endülüs'teki müslümanın hakkını bizim dedelerimiz savundu.Kutsal mekanların asırlardır hizmetkarlığını yaptılar. Türkiye içerdeki ve dışardaki bir çok olayı bertaraf etti.
- Azınlık olmalarına rağmen, inanıyorsanız o halde üstünsünüz. Yüzyıllar boyunca nasıl ayakta kaldıklarını da biliyoruz.
- Yardımlaşarak, paylaşarak kardeşlik hukuku içinde her yerde varlığımızı sürdürmeye İslam’ı yaşamaya ve yaşatmaya devam edeceğiz.
- Ben tarihini bize yüklediği mirasın ve omzumuzda taşıdığımız sorumluluğun farkındayız. Yüzyıllar önce 1 Dünya Savaşı’ında çok sayıda ülkeye karşı kahramanca mücadele etti. Yeni Türkiye Cumhuriyet’ini kurduk, tehditlere karşı boyun eğmedik.
-Mekke'nin Medine'nin izzeti ve şerefini bizim dedelerimiz muhafaza ettiler.
- Hamdolsun şu an Türkiye içerideki ve dışarıdaki tehlikeleri bertaraf etti. Tarih sayesinde yeni şükürler olsun yerini almaya başladı. Dünyanın her karışında savunduğumuz barışla birlikte bu yeryüzünde biz de varız diyoruz. Türkiye’nin hiçbir ülkenin sınırları ve içerisinde gözü yoktur, emeli yoktur.
- Dünyanın her yerinde barışın egemen olmasını istiyoruz. Sahip olduğumuz ulusal kuruluşlarla barışın, dostluğun temellerini atıyoruz.
- TİKA gibi Kızılay gibi, AFAD, TRT, AA gibi kuruluşlarımızla yoksullara ulaşmanın mücadelesini veriyoruz. Bu büyük insanlık mücadelesinde Diyanet İşleri Başkanlığı'mız çok müstesna bir yerde duruyor.
- İstanbul’da bulunduğunuz süre içerisinde Müslüman kardeşlerimizin acısını daha yakından hissettiğinize inanıyorum... Müslüman gönüller arasında fiziki uzaklıklar yoktur. Ortadoğu’da Müslüman kardeşlerimiz çok ağır bedeller ödüyorlar. Karşımızda duran acı manzaranın çok sebebi var. Öz eleştiri yapmak zorundayız.
- Mevcut manzarada gayrimüslümlerin payı olduğu muhakkaktır ama tek sebep gayrimüslimler değildir. Müslümanların ezilmişliğini, yoksulluğunu İslam’ın kendisine bağlayanlar çok büyük saygısızlık içerisindedirler. Acaba şu anda İslam dünyasında Müslüman zenginler zekatlarını tam hakkıyla veriyorlar mı? Petrolün hakkı tam hakkıyla veriliyor mu?
- Mısır'da seçilmiş iktidar devrilirken demokrasiye inandığını söyleyenler darbeci yönetimi eleştirmedi. Suriye'de 300 bin insan öldü, dünya seyrediyor.
- Petrolü olan ülkelere demokrasi götürmek istiyorlar ama petrolü olmayan ülkelere karışmıyorlar. Biz özümüze kulak verecek Kuran ve sünnet ile adil olacağız. Her zaman ifade ediyorum, onların bir tuzağı varsa Allah'ın da bir tuzağı vardır. Biz iyi olmak istersek Allah bize bir yol gösterecek.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder