Düşmanların en tehlikelisi, düşmanlığını gizleyendir .
Baktığımız zaman bugün ABD ve İsrail’in, İran’a neden bu kadar sinir olduklarının ve bir kaşık suda boğmaya çalıştıklarının pek çok gerekçesi vardır. Bunlar ‘’petrol, nükleer kontrol ve Siyonist düşmanlığı’’ şeklinde sıralanabilir. Bunun dışında ise bugün özellikle İsrail ve ABD’de çok etkin olan bir grubun varlığını ve onların İran’la olan bitmemiş hesaplarını da göz önünde bulundurmak gerekmektedir. İran’ı yerle bir etmek isteyenler sıralamasında en önde bulunan bu grubun ismi İran Yahudileridir.
İran Yahudilerinin tarihi çok eskilere dayanır hatta bugünkü tahrif edilmiş İncillerde bile sıklıkla zamanın Pers ülkesindeki Yahudilerden bahsedilir. Yahudilerin İran’da ne aradıklarına gelecek olursak, Babil kralı Nebukadnazar Kudüs’ü ele geçirdiği zaman Yahudilerin sürekli isyan çıkartmalarına çok sinirlenerek onları toplu halde bugünkü Irak topraklarına sürmüştür. Daha sonra Pers kralı Cyrus gelerek Babil’i ortadan kaldırır ve Yahudilere özgürlüklerini kazandırır ve hatta Kudüs’te yıkılan tapınaklarını yapmaları için izin bile verir. Bu demokratik ortamdan çok memnun kalan Yahudilerde İran’ı baş turistik gezi ve yerleşim alanları yaptılar ve o zamandan beri çocuklarına verdikleri isimler arasına ‘’Cyrus’’ ismini de katmışlardır. Bugün İsrail’de İran kökenli Yahudiler ‘’Mizrahim’’ adı verilen grup içinde yer alırlar. Mizrahim ‘’Doğulu’’ demektir ve sıklıkla soyadı olarak kullanılır. İsrail’de İran Yahudileri son derece etkindir. Mesela yanında çalışan kızlara tecavüz ettiği suçlamaları sebebiyle sinir buhranları geçiren, eski İsrail Cumhurbaşkanı Moşe Katsav, gerçek adı Musa Ghassab olan bir İran Yahudi’sidir. İran’ın Yezd kentinde doğmuş ve beş yaşında ailesiyle İsrail’e göç etmiştir ve Farsçası ileri derecede iyidir.
Yine baktığımız zaman, Eski İsrail Savunma Bakanı ve yine İsrail’de Ulaştırma Bakanı olarak görev yapan Shaul Mofazda, Tahran doğumlu bir İran Yahudi’sidir. Hatta geçen senelerde Lübnan’da sivillerin üzerine bomba yağdırılması emirlerini veren ama Hizbullah karşısında maskara olduğu için görevden alınan eski İsrail Genelkurmay Başkanı Dan Halutzda bir İran Yahudi’sidir. Kısacası bugün İsrail’de İran’a karşı savaş planları hazırlayanların büyük çoğunluğu aslında İran doğumludur. Aslında bütün bunlar karşılıklı danışıklı dövüştür. Çünkü iki ülke de güçlerini birbirlerinden almaktadır. Psikolojik savaşı iyi yürütüyorlar. Zıtmış gibi duruyorlar, söylemleri birbirlerine karşı çok sert ama gerçekte masa başında önemli pazarlıklar yapılıyor. Tıpkı geçmişte ‘’İrangate’’ skandalının ortaya çıkması gibi… Özellikle son dönemde ABD’nin, İran ile yapılan diplomatik ilişki hamleleri iyi analiz edilmelidir. Hasan Ruhani’ye dikkat etmek lazım. Kripto Yahudiler buralara kadar yükselmek için İran’da çok çalıştılar. Gizliden ve derinden çalışmalar yapıldı. Ahmedinejad’dan sonra ki Dış Politika eksenini iyi takip etmek lazım diye düşünüyorum. Sözde Ilımlı diye başa getirilen Ruhani’yi ileriki tarihteki politikaları ve yaptıkları çok konuşulacaktır.
Bu arada İran Yahudilerinin etkin olduğu Ülkelerden biri de Amerika Birleşik Devletleridir. Mesela bugün Amerika’nın en zengin ve ünlülerinin ikamet ettiği Los Angeles’in Beverly Hills şehrinin belediye başkanı ‘’Cemşid’’ yani Jimmy Delshad isimli bir İran Yahudi’sidir. Seçim başarısının sebebi ise Amerika’nın bu en lüks şehrinde oturan ensesi kalın vatandaşların yarısının İran Yahudi’si olmasıdır. Peki, bu müthiş zenginliğin sırrı nedir derseniz onun da cevabı kolaydır. Humeyni’nin İran Şahı’nı mat etmesinden önce ki dönemde İran’ın zenginlerinin ve önde gelenlerinin çoğunun İran Yahudi’si olmasıdır. Bunların çoğu devrimden sonra soluğu Avrupa ve Amerika’da almışlardı. İran’dan kaçarken yanlarında götürdükleri zenginliklerinin de etkisi büyüktür. Başka bir ünlü İran Yahudi’si de ‘’Borat’’ adıyla tanınan İngiliz vatandaşı aktör ‘’Sacha Kohen’’dir.
İran’daki Yahudilerin devrim öncesi değerli İran halılarının Türkiye üzerinden Batıya pazarlanması ticaretinde tek söz sahibi olduklarını ve bugün Amerika’daki İran halısı satan işletmelerin çoğunluğunun sahiplerinin onlar olduklarını da söylemek gerekir diye düşünüyorum.
Bu konu ile ilgili şu hususu da dile getirmeden edemeyeceğim; dikkat edilmesi gereken bir husus olarak acaba ülkemizde bu İran Yahudilerinden ne kadar var ve bunlar hangi mevkilerde. Hangi stratejik kurumun başındalar veya siyasi uzantıları ne kadar kuvvetlidir. Bunlarında üstünde durmak gerekir. Benim bilgi aldığım Devlet içindeki bazı önemli ve sevdiğim ağabeylerim, bunlardan bazılarını benim kulağıma fısıldadı lakin bunları ben (şimdilik) buraya yazmıyorum. Gerektiğinde yazmasını da biliriz. İçimizdeki Kripto Yahudilere dikkat edilmesi gerekir. Yahudilerin tarihten beri yaptığı en ustaca şeylerden biriside çok iyi gizlenmeleridir. Günümüzde hangi önemli görevlerde bulunan bazı Siyasetçiler İran’lı Kripto Yahudilerden burs ve bazı konularda destek almıştır araştırın. Yazılacak çok şey var ama şimdilik bu kadar yeter diyorum ve yazımı her zaman olduğu gibi klasikleşen son söz ile bitiriyorum…
Baktığımız zaman bugün ABD ve İsrail’in, İran’a neden bu kadar sinir olduklarının ve bir kaşık suda boğmaya çalıştıklarının pek çok gerekçesi vardır. Bunlar ‘’petrol, nükleer kontrol ve Siyonist düşmanlığı’’ şeklinde sıralanabilir. Bunun dışında ise bugün özellikle İsrail ve ABD’de çok etkin olan bir grubun varlığını ve onların İran’la olan bitmemiş hesaplarını da göz önünde bulundurmak gerekmektedir. İran’ı yerle bir etmek isteyenler sıralamasında en önde bulunan bu grubun ismi İran Yahudileridir.
İran Yahudilerinin tarihi çok eskilere dayanır hatta bugünkü tahrif edilmiş İncillerde bile sıklıkla zamanın Pers ülkesindeki Yahudilerden bahsedilir. Yahudilerin İran’da ne aradıklarına gelecek olursak, Babil kralı Nebukadnazar Kudüs’ü ele geçirdiği zaman Yahudilerin sürekli isyan çıkartmalarına çok sinirlenerek onları toplu halde bugünkü Irak topraklarına sürmüştür. Daha sonra Pers kralı Cyrus gelerek Babil’i ortadan kaldırır ve Yahudilere özgürlüklerini kazandırır ve hatta Kudüs’te yıkılan tapınaklarını yapmaları için izin bile verir. Bu demokratik ortamdan çok memnun kalan Yahudilerde İran’ı baş turistik gezi ve yerleşim alanları yaptılar ve o zamandan beri çocuklarına verdikleri isimler arasına ‘’Cyrus’’ ismini de katmışlardır. Bugün İsrail’de İran kökenli Yahudiler ‘’Mizrahim’’ adı verilen grup içinde yer alırlar. Mizrahim ‘’Doğulu’’ demektir ve sıklıkla soyadı olarak kullanılır. İsrail’de İran Yahudileri son derece etkindir. Mesela yanında çalışan kızlara tecavüz ettiği suçlamaları sebebiyle sinir buhranları geçiren, eski İsrail Cumhurbaşkanı Moşe Katsav, gerçek adı Musa Ghassab olan bir İran Yahudi’sidir. İran’ın Yezd kentinde doğmuş ve beş yaşında ailesiyle İsrail’e göç etmiştir ve Farsçası ileri derecede iyidir.
Yine baktığımız zaman, Eski İsrail Savunma Bakanı ve yine İsrail’de Ulaştırma Bakanı olarak görev yapan Shaul Mofazda, Tahran doğumlu bir İran Yahudi’sidir. Hatta geçen senelerde Lübnan’da sivillerin üzerine bomba yağdırılması emirlerini veren ama Hizbullah karşısında maskara olduğu için görevden alınan eski İsrail Genelkurmay Başkanı Dan Halutzda bir İran Yahudi’sidir. Kısacası bugün İsrail’de İran’a karşı savaş planları hazırlayanların büyük çoğunluğu aslında İran doğumludur. Aslında bütün bunlar karşılıklı danışıklı dövüştür. Çünkü iki ülke de güçlerini birbirlerinden almaktadır. Psikolojik savaşı iyi yürütüyorlar. Zıtmış gibi duruyorlar, söylemleri birbirlerine karşı çok sert ama gerçekte masa başında önemli pazarlıklar yapılıyor. Tıpkı geçmişte ‘’İrangate’’ skandalının ortaya çıkması gibi… Özellikle son dönemde ABD’nin, İran ile yapılan diplomatik ilişki hamleleri iyi analiz edilmelidir. Hasan Ruhani’ye dikkat etmek lazım. Kripto Yahudiler buralara kadar yükselmek için İran’da çok çalıştılar. Gizliden ve derinden çalışmalar yapıldı. Ahmedinejad’dan sonra ki Dış Politika eksenini iyi takip etmek lazım diye düşünüyorum. Sözde Ilımlı diye başa getirilen Ruhani’yi ileriki tarihteki politikaları ve yaptıkları çok konuşulacaktır.
Bu arada İran Yahudilerinin etkin olduğu Ülkelerden biri de Amerika Birleşik Devletleridir. Mesela bugün Amerika’nın en zengin ve ünlülerinin ikamet ettiği Los Angeles’in Beverly Hills şehrinin belediye başkanı ‘’Cemşid’’ yani Jimmy Delshad isimli bir İran Yahudi’sidir. Seçim başarısının sebebi ise Amerika’nın bu en lüks şehrinde oturan ensesi kalın vatandaşların yarısının İran Yahudi’si olmasıdır. Peki, bu müthiş zenginliğin sırrı nedir derseniz onun da cevabı kolaydır. Humeyni’nin İran Şahı’nı mat etmesinden önce ki dönemde İran’ın zenginlerinin ve önde gelenlerinin çoğunun İran Yahudi’si olmasıdır. Bunların çoğu devrimden sonra soluğu Avrupa ve Amerika’da almışlardı. İran’dan kaçarken yanlarında götürdükleri zenginliklerinin de etkisi büyüktür. Başka bir ünlü İran Yahudi’si de ‘’Borat’’ adıyla tanınan İngiliz vatandaşı aktör ‘’Sacha Kohen’’dir.
İran’daki Yahudilerin devrim öncesi değerli İran halılarının Türkiye üzerinden Batıya pazarlanması ticaretinde tek söz sahibi olduklarını ve bugün Amerika’daki İran halısı satan işletmelerin çoğunluğunun sahiplerinin onlar olduklarını da söylemek gerekir diye düşünüyorum.
Bu konu ile ilgili şu hususu da dile getirmeden edemeyeceğim; dikkat edilmesi gereken bir husus olarak acaba ülkemizde bu İran Yahudilerinden ne kadar var ve bunlar hangi mevkilerde. Hangi stratejik kurumun başındalar veya siyasi uzantıları ne kadar kuvvetlidir. Bunlarında üstünde durmak gerekir. Benim bilgi aldığım Devlet içindeki bazı önemli ve sevdiğim ağabeylerim, bunlardan bazılarını benim kulağıma fısıldadı lakin bunları ben (şimdilik) buraya yazmıyorum. Gerektiğinde yazmasını da biliriz. İçimizdeki Kripto Yahudilere dikkat edilmesi gerekir. Yahudilerin tarihten beri yaptığı en ustaca şeylerden biriside çok iyi gizlenmeleridir. Günümüzde hangi önemli görevlerde bulunan bazı Siyasetçiler İran’lı Kripto Yahudilerden burs ve bazı konularda destek almıştır araştırın. Yazılacak çok şey var ama şimdilik bu kadar yeter diyorum ve yazımı her zaman olduğu gibi klasikleşen son söz ile bitiriyorum…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder